.

9.Uluslararası Türkçe’nin Eğitimi-Öğretimi Kurultayı Üniversitemiz Ev Sahipliğinde Başladı

06.10.2016

9.Uluslararası Türkçe’nin Eğitimi-Öğretimi Kurultayı Üniversitemiz ev sahipliğinde, Veteriner Fakültesi Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi.

Yerli ve yabancı birçok katılımcının bulunduğu, yaklaşık 170 bildirinin sunulacağı kurultay, Saygı duruşu ve İstiklal Marşının okunması ile başladı. Ardından Üniversitemiz Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü Müzik Eğitimi Anabilim Dalı Öğretim Üyeleri Yrd. Doç. Dr. Gökhan ÖZDEMİR, Yrd. Doç. Dr. M. Can ÇİFTÇİBAŞI, Öğr. Göv. H. Ozan DEMİRTAŞ tarafından müzik dinletisi gerçekleştirildi.

Protokol konuşmaları ile devam eden kurultayda açılış konuşmasını Üniversitemiz Eğitim Fakültesi Türkçe Eğitimi Bölümü Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Hakan ÜLPER yaptı. Dilin ulusların omurgası olduğuna dikkat çeken Doç. Dr. Hakan ÜLPER, “Dil; siyasi, ekonomik ve akademik açıdan sağlam bir zemine oturtulması gerekmektedir. Siyasi açıdan dil planlamaları yapılırken özellikle dış planlama açısından Türkçeyi ikinci plana atacak kararlar alınmamalıdır. Ekonomik açıdan ise Türkçe ile ilgili çalışmalar desteklenmelidir. Bizlerin sorumluluğunda olan akademik zeminin ise kesinlikle bilimsel temellere dayanması gerekmektedir.” şeklinde konuştu.

Dile olan hayranlığını dile getiren Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sibel KARAKELLE ise “ Her yıl düzenlenen Uluslararası Türkçenin Eğitim-Öğretimi Kurultayı, mesleki gelişimi destekleyici yönü ve taşıdığı akademik değerin yanında Türkçenin eğitim ve öğretimine emek veren tüm meslektaş ve paydaşlarımızı bir araya getirmesiyle alanın bilimsel ve sosyal gelişmesine katkıda bulunmayı amaçlayan önemli bir etkinlik olmayı kendisine amaç edinmiştir. Bu amaç doğrultusunda kurultayımızı Üniversitemiz Eğitim Fakültesi Türkçe Eğitimi Bölümü ev sahipliğinde gerçekleştirmenin mutluluğunu yaşıyorum.” ifadelerini kullandı.

Rektörümüz: “Dil, bir milletin tarihteki tapusudur”

“Kuruluşunun 10.yılını kutlayan Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi’nin Uluslararası Türkçenin Eğitim-Öğretimi Kurultayı’na ev sahipliği yapmasından gurur duyuyoruz” diyen Rektörümüz Prof. Dr. Adem KORKMAZ ise sözlerine şu şekilde devam etti: “Dil konusunu dille yani bir şeyi kendisiyle ifade etmek büyük bir zorluğu ifade ediyor aslında. Bu ülkede, bu coğrafyada rahatça dil konusu tartışılıyorsa bir arada bilinci içerisinde varsak bunu Türkçeye borçlu olduğumuzu ifade etmek istiyorum. Dille, sevgimizi, nefretimizi, derdimizi, neşemizi ifade ederiz. Milleti millet yapan dildir. Dilimiz olmazsa tarihimizi, kültürümüzü, medeniyetimizi nasıl öğreniriz Bir milletin tarihteki tapusudur.  Milletlerin tarihteki varlığını ispat edeceğimiz yegâne şey dildir. Bunun dışındaki tüm varlıklar dilin yanında ikinci bir anlam ifade eder. Eğer biz, teknolojiyi, bilimi, sosyolojiyi, kültürü ihmal edersek bir müddet sonra dilin kısırlaştığını, başka dillerin etkisi altına girdiğini görürüz. Günümüzde bunun çok örnekleri var. Sosyal medyadaki yazışmalara bakarsak dilin katledildiğini görüyoruz. Fakat sosyal değişim ve kültürel değişimlerden çıkan sonuçları da hemen fark etmemiz mümkün değil, sonuçları 20 yıl sonra çıkıyor. Bu nedenle özellikle gençlerimizin dil konusunda daha hassas olmaları ve bu özenin arttırılması için çalışmaları gerekiyor. Dil bir matematik eğitimi değildir. Harfler bir sayı, kelimeler birer formül değildir. Anadolu’nun, Orta Asya’nın, Balkanların herhangi bir köyünde yerel ağızla söylenen bir kelimenin belki de 5 bin yıllık bir geçmişi var. Bu yüzden özellikle eğitim camiası, basın yayın kurumları ve sivil toplum örgütleri olarak dile verilen önemin üst düzeyde olması gerekiyor. Bu coğrafya Ömer Seyfettin’in: "Benim vatanımın sınırları Edirne'den başlayıp Hakkâri’de bitmez. Benim vatanımın sınırları Türkçe konuşulan yerde başlar. Türkçe konuşulan yerde biter." veciz sözünde adeta hayat bulmuştur. Bu coğrafya bizim aynı türkülerle kederlendiğimiz, aynı ninnilerle uyuduğumuz, aynı ağıtlarla ağladığımız coğrafyadır.

“Türklüğün vicdânı bir,
Dîni bir, vatanı bir;
Fakat hepsi ayrılır
Olmazsa lisânı bir”,

Dörtlüğün de Ziya Gökalp dilin bağlayıcılığını, birleştiriciliğini ve var ediciliğini çok güzel ifade etmiştir. Toprağın yurt olması ve milletin var olması ancak dil ile mümkündür. Dilini unutanlar, ona gereken önemi vermeyenler tarihin mezarlığında yatmaktadır. Onun çocuklarımıza bırakacağımız en önemli miras belki de dil bilinci olmalıdır. Bu bilinçle yetişen nesiller geleceğin güçlü ve büyük Türkiye’sini inşa edecektir. Bu duygularla bu anlamlı ve önemli kurultayın Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi olarak ev sahipliğini yapmaktan gurur duyuyor, siz değerli katılımcılarımıza güzel dilimiz Türkçemize yapacağınız katkılardan dolayı şimdiden teşekkür ediyorum.” şeklinde konuştu.

Daha sonra konuşan Burdur Belediye Başkan Yardımcısı Hasan DUYGULU da “Türkçe’nin ne kadar önemli ve yaşamsal olduğunu böyle bir kurultayda bir kez daha ifade edilmiş olması çok önemlidir. Türkçeyi doğru anladığımız ve ifade ettiğimiz zaman ve birbirimizi daha iyi anlamadığımız zaman, gelecekte birlikte çok daha iyi projelere adım atmanın ne kadar kolay olabileceğini düşünüyorum. Bu anlamda Türkçenin iyi öğrenilmesi ve ileride toplumun tüm kesimlerinde anlaşılabilir ve bu coğrafyada tüm özüyle kavranılması ve yaşatılması en önemli isteğimiz olmalıdır. Bugün gerçekleştirilen bu kurultayın da buna büyük katkı sağlayacağını düşünüyorum.” ifadelerini kullandı.

Açılış konuşmalarının ardından oturumlara geçildi.

Üniversitemiz ev sahipliğinde 9.su gerçekleştirilen Uluslararası Türkçenin Eğitim-Öğretimi Kurultayı, 8 Ekim’de son bulacak.

Görseller

DUYURULAR

  • Rektör Prof. Dr. Hüseyin Dalgar'ın Ramazan Bayramı Mesajı | 09.04.2024
  • Acı Kaybımız... | 01.04.2024
  • MAKÜ Üniversite Öğrencileri Proje Yarışması | 29.03.2024
  • Acı Kaybımız.. | 25.03.2024
  • Rektör Prof. Dr. Hüseyin Dalgar'ın 18 Mart Mesajı | 18.03.2024
  • Rektör Prof. Dr. Hüseyin Dalgar'ın Üniversitemizin Kuruluşunun 18. Yıldönümü Mesajı | 17.03.2024
  • Acı Kaybımız... | 16.02.2024
  • Güney Kariyer Fuarına Gidiyoruz! | 06.02.2024